top of page

ICF - Yeni Unvanlanma Sınavı Tecrübemden Çıkarımlarım

Güncelleme tarihi: 30 Nis 2023


Bu yazı, koç meslektaşlarım arasında ICF’in 2022’de güncellediği unvanlanma sınavına girmeyi planlayan ve konu hakkında sınavı deneyimlemiş birinin görüşlerini faydalı bulabilecekler için. Bu konuda ayrıca kapsamlı desteği ICF Türkiye’de unvanlanma@icfturkey.org adresine, ICF Global’de support@coachingfederation.org adresine mail atarak da alabilirsiniz.

(Önemli: Şubat 2023’teki bilgilerimle yazdığım bu yazıdan sonraki tarihlerde dil seçeneğinde ICF farklı uygulamalara giderse, güncel duruma göre kararınızı verin. Burası güncel kalmamış olabilir.)


Sınavın eskisine oranla zorlaştığını çevrenizden duymuş olabilir veya henüz hiç böyle bir duyum almamış olabilirsiniz. Eğer benim gibi, bir önceki unvanınızı bir önceki sınava girerek alan koçlardansanız, o sınava kıyasla daha zorlaşmış bulacağınızı düşünüyorum. Eğer karşılaştırma yapabilecek herhangi bir sınav deneyiminiz yoksa, zorluk derecesi sınav konsepti hakkındaki sizin beklenti ve yargılarınızla kıyaslanarak oluşacaktır.


Aslında oldukça “göreceli” bir kavram olan, bir sınavın zor olması durumu, sizin de mutlaka zorlanacağınız anlamına gelmemeli. Bence beklentileri doğru oluşturmak, akla gelen her açıdan hazırlıklı olup, gerisini de hayat denen akışın bize hazırladığı senaryoyu olabildiğince yargısız izleyerek rolümüzü bilinçle oynamak yeterli. En azından, bana anlamlı gelen böylesi.


Sınavla ilgili tavsiyelerimi aşağıda sıraladım. Ocak 2023 başında sıfır hazırlıkla girip, molasız 3 saatlik sınavda çok sayıda soruyu hiç göremeden süreyi doldurunca, Şubat 2023 başında sınava tekrar, aşağıdaki çıkarımları yapmış olarak ve daha bilinçli zihinsel tutumla girdim. Tamamen kendi yaşanmışlığımdan çıkarımlarım olduğunu unutmamanızı ve kendi süzgecinizden de geçirmenizi dilerim. Öneriler kısmında aklınıza gelecek farklı ve daha iyi fikirler de olabilir. Bunları da dilerseniz yorumlarda paylaşabilirsiniz, böylece dayanışmayı büyütürüz.


İki Ana Faktör


Bana göre; bu sınavdan başarılı sonuç almak için iki temel gereklilik var:

1) Koçluk Yetkinliklerini içselleştirmek: 8 ana yetkinliğin üzerinden mutlaka tekrar geçilmeli diye düşünüyorum. İyice içselleştirmek, senaryolu soruları okurken ve seçenekleri karşılaştırırken hızlı kavramayı kolaylaştıracaktır.


ICF’in yetkinliklerin sergilenmesine bakışı ile sizin kendi yorumunuz arasında farklar varsa, bunları tespit edip, sergilenmesi istenen davranış göstergelerini iyi anlamak. Bir süpervizörden, mentor koçtan ya da koçluk eğitmeninden destek almak iyi fikir olabilir. Mezunu olduğunuz koçluk programında işledikleriniz, elinizdeki materyaller, tekrar dikkatle üzerinden geçmek için iyidir. ICF Global’in sitesindeki örnek soru ve cevaplara mutlaka bakın.


Amerikalı MCC Lyssa Dehart'ın ICF Global sitesindeki 4 örnek soruyu meslektaşlarıyla tartışarak açıkladıkları video buradan ücretsiz izlenebilir. Dili İngilizce. (İlk 4 soru ile ilgili olan video ücretsiz, sonraki 4 soru ile ilgili olan ücretli. Ben sadece ilkini izledim.)


Bu sınava ancak koçluk yetkinliklerini tamamen içselleştirdiğinizden eminseniz girin derim. Tüm faktörler, hücrelerimize kadar ICF'in belirlediği bu yetkinliklerin işlemiş olmasını gerektiriyor. Türkiye’deki koçlar açısından sınav, emek ve zamana ek olarak, döviz cinsinden hatırı sayılı bir harcama da gerektirdiği için bir seferde alıp geçmek en iyisi olacaktır.


2) Süre ve soru sayısı: Sınavın toplam süresi 3 saat, toplam soru sayısı 81. İlk oturum 87 dakika ve 41 soru içeriyor. Ardından 5 dakika mola var. 2.oturum da 85 dakika ve 40 sorudan oluşuyor. İlk yarıyı tamamlayıp molaya geçtikten sonra ve ikinci yarıda, ilk yarıdaki sorulara geri dönülemiyor. Yanlış soru, doğruyu götürmüyor. (Daha detaylı bilgi ve soru örnekleri burada. Mutlaka inceleyin.)


Her soruyu sadece bir kez ve hızlı okuyarak anlamayı hedeflemek en iyisi. (Bazı soruları birkaç kez okusanız da çoğunu tek seferde geçmiş olmak, zaman kazandırır.) Ben genel okuma hızımı çok yüksek bulmadığımdan, hızımı her zamankinden yüksek tutmayı bilinçle uyguladım. Ayrıca konsantrasyonumun yüksek olmasını sağladım. Biz koçlar biliyoruz ki, herhangi bir beceri antrenmanla gelişme gösterir. İnanç ve pozitif tutum ise en önemli bileşendir. Kendi ihtiyacınızın ne olduğunu düşünün ve bir yöntem bulun derim. Aklıma gelenlerden biri, sınav öncesinde hızlı okuma, okunan bir metinden yorum sorusu cevaplama antrenmanları yapılabileceği veya bir metni okuyup üzerinden bir kaç soru cevaplamanızın toplamda ne kadar sürdüğünün ölçülebileceği. (Üniversite sınavındaki paragraflı Türkçe soruları gibi şeyler kullanılabilir. Zihin çalıştırmayla ilgili Elevate adlı bir cep uygulaması kullanıyorum, onun metin okumayla ilgili egzersizleri de yardımcı olabilir, eğer İngilizceniz varsa.)


3) Konsantrasyon ve olumlu zihinsel tutum: Tavuk – yumurta gibi olan bu iki unsuru kendiniz için nasıl en iyi sağlayacağınızı bilmek faydalı olacaktır. Sınav için sıkışık bir zaman planı olan günü seçmemek, duygusal ve bedensel olarak en rahat hissedeceğiniz gün ve saatleri seçmek, test merkezinde girecekseniz, ulaşımınızın en kolay ve stressiz olacağı lokasyonu seçmek aklıma gelenler. Persaon Vue sitesindeki kaydınızı, belli süre öncesine dek başka gün / saat / lokasyona alabiliyorsunuz, aklınızda olsun.


4) Sınavı alacağınız mekan: Online girecekseniz, kesintisiz ve güvenilir internet bağlantınızdan emin olmak. Açıklamaları okuduğumda, yaşanacak bir kesintinin, canlı olarak kameradan gözetmenlik yapan kişiyle bağlantıyı koparmasının ve uzun süre tekrar bağlanamamanın sınavımı riske atacağını düşünerek, test merkezinde fiziksel olarak girmeyi tercih ettim.


Test merkezinde girilecekse, ilgili merkezle ilgili örneğin Google'da yapılmış puanlama ve yorumlara, mekanın fotoğraflarına önceden bakmak iyi fikir olabilir. 3 saatinizi geçireceğiniz mekanda rahat ve iyi hissetmeniz bence önemli. Eğer çok emin olmak istiyorsanız, üniversite sınavları öncesinde yaptığımız gibi mekanı önceden ziyaret etmek de iyi olabilir. Telefon ederek, sorularınız varsa sormak, mekan işletmecisinin tavsiyesi varsa almak da iyi olabilir. Ben telefonla kontrol yaptım, çünkü merkezin adresi Pearson sitesinde ve Google'da farklı idi. Eski bilgiyi güncellemeyi unutmuşlar.


5) Sınavda soru başına süre: Bunun için kendinize bir hedef koymak iyi olabilir. (Ben kendime bir soruda en fazla 2 dk harcama hedefi koydum. Bu, kalan süre ve soru sayısı hesabıyla vakit kaybetmememi sağladı.) Daha uzun süre gerektirmeye başlıyorsa veya seçenekler arasında kararsızlık yaşanırsa, içinizden geçen şekilde cevaplayıp işaret koyarak, sonra o soruya geri dönmek. Yanlış cevap doğruyu götürmediği için, sonra geri dönememe riskine karşı, boş bırakmaktansa mutlaka bir cevap işaretlensin derim. Eğer zamanınız daralıyor ve tüm sorulara yetmeyecek gibi ise, kalan sorular arasında öncelikle kısa metinli olanları bulup cevaplamaya çalışmak da bir strateji olabilir.


6) İngilizcesi iyi seviyede olanlar için: İngilizceniz iyi ise, kayıt sırsında bence yine de Türkçe çeviri seçeneğini işaretleyin. Sınavda aslında karşınıza direkt Türkçeye çevrilmiş sorular gelmiyor. İngilizce soru ekranları ilk olarak çıkıyor. Yanıtları orada veriyorsunuz. Eğer ihtiyaç duyarsanız, çeviri tuşuna basınca açılan yeni ekranda Türkçe soru ve yanıt şıkları çıkıyor. İyi İngilizcesi olanlar çeviri ekranına hiç bakmadan ilerleyebilir. Doğru yanıtların işaretlendiği yer, İngilizce ekran. Bu nedenle her defasında çeviri ekranını açıp kapatıp, seçenekleri İngilizce ekranda işaretlemek vakit kaybı yaratır. Ancak bazen tam anlamından emin olunmayan bir sözcükle karşılaşılırsa, çeviriye bakma şansı el altında olsun. İngilizcesi iyi olanlar için soruları her iki dilde gözden geçirmek, olası en kötü strateji ve sınavı yetiştirememeye neden olur. İlk tecrübemden biliyorum😊


7) İngilizceniz yoksa veya iyi değilse: Sınava kaydolurken Türkçe çeviri seçeneğini işaretleyeceksiniz. Her soru ekrana tek başına ve ilk olarak İngilizce geliyor. Çeviri tuşuna basınca aynı ekranın Türkçe hali yeni pencerede açılıyor. Soruyu ve seçenekleri orada okuyup işaretlenecek 2 seçeneğe karar verdikten sonra o pencereyi kapatıp, yanıtları İngilizce ekranda işaretliyorsunuz. (Seçtiğiniz 2 şıkkı “En iyi” ve “En kötü” alanlarına sürüklüyorsunuz.) Buna hazırlıklı olun. Ekran kapatıp işaretlemeye geçerken seçenekleri unutma riski öngörüyorsanız kendinizde, belki kenara not alırsınız Türkçe ekranı kapatmadan.


8) Seçenekler arası kararsızlık halinde: Bazı sorularda, seçenekler arasında en iyi olanı seçmek zor. Çünkü seçenekler birbirine çok yakın ve aralarında bariz yanlış olmayabiliyor. Böyle durumlarda 2 ihtimal var: Doğru seçenek EN ETİK duruşu yansıtan veya EN MÜŞTERİ ODAKLI olan. (Koçun zihninden geçeni, ya da odağını yansıtan değil!) Kimi sorularda da "Durumu kabul edin" (İngilizcesinde “acknowledge” olarak geçen) gibi bir ifade içeren; var olanı görmeyi, kabul etmeyi ve adreslemeyi kasteden seçenek, önemli bir sinyal olabilir. Elbette sorudaki senaryoya uyumlu ise. Bu ifadeyi gördüğünüzde doğru yanıt olabilir mi diye daha bir dikkatle bakın derim.


Çeviri ile ilgili kişisel görüşümü de belirtmek isterim. Sınavda çeviriyi kontrol etme fırsatım olmadığı gibi, bu elbette bizlerin görevi de değil. Ancak pek çok alanda olduğu gibi, kuralları, işleyişi yabancı dilde yazılmış bir süreçte Türkçeye çeviri teknik olarak ne kadar doğru olursa olsun, bence kültürel farklarımızdan dolayı yine de orijinalindeki anlamları tam yansıtmama riski her zaman var. Bu ICF Global’in dikkate alması gereken bir faktör ve eminim bu konuda görüşleri alıyorlardır. Ayrıca ekranlar arası geçiş, az da olsa zaman kaybı yaratıyor. Bu nedenle çeviri kullananlar aleyhine bir sistemik durum oluştuğu görüşündeyim. (Türkiye’nin diğer ülkelerle bu konuda bir farkı var mı, merak ediyorum.) İlerleyen günlerde, çeviri kullananlar için de sistemde iyileştirmeler yapılacağını sanıyorum. Çünkü örneğin ilk başta kesintisiz 180 dakika olan sınavı 2 ayrı parçaya bölme ve arada 5 dakika mola uygulaması da sonradan geldi.


Son olarak, keyifli ve bence büyüleyici bir yolculuk olan koçlukta, aslında tamamen bizlerin isteğine bağlı olan ünvanlanma deneyiminin, acısı ve tatlısıyla, bazen zorlamalarıyla bu yolculuğa anlam kattığını düşünüyorum. Bir yanda müşterinin standartlaşmış bir hizmet almasını garanti ederken, diğer yanda koçun da özgüvenini artıran, özgün stilini daha iyi yansıtmasını ve fayda yaratmasını sağlayan bir özelliği var. Konunun bizim ülkemize has boyutunda ise son dönemde artan ve her şeyi etkileyen ekonomik etkenlerin geçici olduğuna inanıyorum. Bu işe gönül verenlerle yokuşlar çıkmaya, inişlerde koşmaya, düzlüklerde keşfetmeye devam…


Sınava girecek tüm meslektaşlarıma kolaylıklar ve başarılar dilerim.


Bu yolda bende emeği olan Ayça Kabaş (PCC), Fügen Günay Albayrak (MCC), Umut Kısa (MCC), Zühal Yiğit (PCC), Ayşegül Drahşan (PCC), Binnur Kayabey (PCC), Rana Durbakayım Aylanç (PCC), İpek Ateşalp (PCC), Funda Bener (MCC), Dilek Öztürk (ACC), Ali Gülüm (PCC)’e ve akran koçluklarımızda birbirimizi büyüttüğümüz tüm canlara teşekkürlerimle.


Ece Ağabeyoğlu, PCC

498 görüntüleme2 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör
bottom of page